Deneysel ve Davranışsal İktisat

SEVGİLİLER GÜNÜ ÜZERİNDEN KÜLTÜR, RASYONALİTE VE TÜKETİM OKUMALARI*

"Biz sevgililer günü gibi kapitalizmin oyunu olan şeylere gelmiyoruz canım ya". Siz gelmiyorsunuz da bakalım başkası geliyor mu, geliyorsa neden geliyor, ne kadar geliyor?

"İktisatta Davranışsal Yaklaşımlar"*

İktisatta Davranışsal Yaklaşımlar bir buçuk senelik bir çalışmanın ardından Kasım 2015’te piyasaya çıktı. İmge Kitabevi tarafından basılan kitap, ilk ayında yayınevinin en çok satılan kitabı olmuş, ilk baskının da yarısından çoğu tükenmiş bile. Bunda Türkiye’de davranışsal iktisada olan ilginin artmasına rağmen basılı Türkçe kaynakların birkaç akademik makale ve bazı çeviri kitaplarla sınırlı olmasının etkisinin olduğunu düşünüyoruz. Bu rakamların yanısıra Mağfi Eğilmez, Uğur Gürses gibi Türkiye’nin saygın ekonomistlerinin çalışmamız hakkında söylediği güzel sözler de bizi mutlu ediyor. Dileriz bu kitap, ülkemizde davranışsal iktisada olan ilginin artmasına yardımcı olur. Kitabımız hakkında biraz bilgi vereyim:

The Behavioral Economics Guide 2015

London School of Economics’ten Alain Samson’un editörlüğünde hazırlanmış “The Behavioral Economics Guide 2015” (Davranışsal İktisat Rehberi 2015) geçtiğimiz haftalarda internette yayınlandı. Davranışsal iktisada biraz...

İktisatta Deneysel Yöntemler Üzerine

Sitede şimdiye kadar deneysel iktisat hakkında birçok yazı paylaşmış olmamıza rağmen deneysel yöntemlerle ilgili belki de en önemli iki konuyu hiç tartışmadığımızı farkettim. Bunlardan ilki niçin alışılageldiği ve diğer sosyal bilim dallarında olduğu gibi anketlerle yetinmeyip onları deneylerle desteklediğimiz ve hatta deneyleri anketlere tercih ettiğimiz. İkincisi, davranışsal iktisada belki de en yakın dal olan psikolojideki deneyler ile iktisat deneyleri arasındaki farklar. Gelin bu konulara bir göz atalım.

Continental Divide Oyunu – Öğrenme ve Tarihin Önemi

Çocuk, hatta bebek yaşta yaşadığımız bazı şeylerin bizi hayatımız boyunca etkilediği bilinen bir gerçek. Defalarca görmüşsünüzdür; "adam psikiyatra gider, çocukluğuna dönülür, problemin kökeni orada...

Ortaya Karışık: 2d:4d, Open Access ve Mutluluk

Son üç gündür her sabah Barış'tan aldığım "Perşembe günü yazmayı unutma" mesajları üzerine kısacık da olsa bir şeyler söylemem gerekiyor. Zira doktora tezimi vermeye...

Status Quo Bias: Cep telefonu operatörlerinin tarife savaşları

Fiyat, kalite veya üretim miktarı rekabetinden sonra yeni bir boyut: Cep telefonu operatörlerinin tarife savaşları. Geçen gün bir iktisat danışmanlığı firmasının Vice President’ı ile iş...

Pür Mutluluğun İmkansızlığı Üzerine

Anlam veremediğin bir rahatsızlık kaplar tüm vücudunu. Fırtına öncesi sessizliktir bu, ama farkında değilsindir, itibar etmezsin. Sonra gözlerin bulanmaya başlar. Bu, bir şeylerin ters...

İKTİSADIN DEĞİŞEN YÜZÜ-3 ; BİLİŞSEL YANLILIK ve 'ADAPTIVE TOOLBOX'

Bir gün bu başlığı daha köklü bir değişimle iktisadın kabuk değiştirmesi olarak yazmak niyetiyle başlıyorum.Bence iktisadın böyle bir değişime ihtiyacı var ve daha çok disiplinin bir araya geldiği etkin açıklamaları getirmeye de ihtiyacı var. Atomistik olmayı aşmak yolunda, emin adımlarla ilerliyoruz şimdilik...Ve çok daha yeni bir araştırma konusu ve kavramı olan 'adaptive toolbox' ı da ekliyoruz, doğrudan Türkçe çevirisine yer vermediğim ve orijinal halini kullanmayı tercih ettiğim bu kavramı, nacizane araştırmalarım neticesinde 'bilişsel paket' olarak adlandıracağım. Burada tabi ''Biliş nedir, iktisatta yeri nedir? '' gibi sorulara da cevap vererek, konuyu daha da aydınlatacağım.

Prenatal Testosteron Seviyesinin Fizyolojik, Davranışsal ve Bilişsel Gelişime Etkileri (2)

Geçen ayki yazımda doğum öncesinde (anne karnında) alınan testosteron miktarının göstergesinin 2d:4d olduğunu ve nasıl hesaplandığını anlatmış, bu araştırma konusunun tarihsel gelişiminden bahsetmiştim. (bkz:...

Prenatal Testosteron Seviyesinin Fizyolojik, Davranışsal ve Bilişsel Gelişime Etkileri (1)

American Anthropologist dergisinin 1888 Ocak tarihli ilk sayısında Frank Baker Anthropoligical Notes on the Human Hand (1) adlı bir makale yayınladı. Makale insan eli...

Türkiye'de Antidepresan Kullanımı Artıyor Mu?

iletisim: barisurhangmailcom Bu soruya "evet" ya da "hayır" gibi kestirme bir cevap vermektense isterseniz işi biraz daha heyecanlı hale getirelim ve şu soruyu soralım "Türkiye'de...

İKTİSADIN DEĞİŞEN YÜZÜ-2 ; BAYES-PSİKOLOJİ-İKTİSAT

Son zamanlarda bir Bayes merakı gidiyordu bende, Levent de iyi bilir, nihayet bir sonuca vardırdım bu meseleyi tabi paylaşmak da istedim doğrusu ’Evreka’ halimi….Bayes’i açıklamadan önce bizi Bayes’e getiren -belki de zorlayan demeliyiz- koşullara ve tarihselliğe girmek istiyorum. Rasyonalite, belki yüzyıllarca tartışılan, ruh-beden iki midir bir midir yoksa ruh diye bir şey yok mu sorularıyla yükselip dursa da, şu açık ki, bilimlerin ayrışmaya başladığı aydınlanma sonrası dönemde ve politik-ekonominin, ahlak felsefesinden koptuğu, psikolojinin kendi kendini var etmeye çalıştığı yıllara gittiğimizde, karşıma çıkan ilginç anekdotlar oldu.

İktisatta Deney Yapılır mı?

Bazı sorular sanki kesin cevapları varmış gibi görülür. Oysa kaotik durumların sanılanın aksine tek bir cevabı yoktur. Ama anlaşılır ve sağlam bir mantığa sahip bir cevabı vardır. Bu cevap insanın kendi doğal sınırlarına ulaştığı anda ortaya çıkar. Örneğin, insan uçabilir mi sorusunun cevabı evettir. Bir araçla, yani bir vasıtayla, uçakla, roketle, yapay kanatla, planörle, helikopterle, uzay mekiğiyle mümkündür bu. Ama soru esasında şöyledir: İnsan kuş gibi uçabilir mi? Bunun cevabı tek kelimeyle hayırdır. İnsan iktisatta deney yapabilir mi? Evet, ama bu bize herhangi bir fayda ve kesinlik sağlar mı? Cevap hayırdır. Zira tam tersine, iktisatta deney yapmak bizlere zarar verir ve iktisat bilimini yanlış cevaplara götürür.

Teori Üzerine

Ekonomik modeller her ne kadar genellemelere dayansalar da, birçok önemli ayrıntıyı yok saysalar da ve çoğu zaman gerçeklerden uzak gibi gözükseler de hiç kuşkusuz iktisat biliminin en önemli araçlarıdırlar. Evet, deneysel iktisat, davranışsal iktisat, post-ostistik iktisat gibi alt bilim dalları ve akımlar ana akım iktisadi ve onun modellerini sert bir şekilde eleştirmektedir. Haksız da değillerdir çoğu noktada. Ancak dikkat çekilmesi gereken bir nokta vardır ki o da bir akademisyenin, bir öğrencinin ya da akademi dışındandan bir araştırmacının fikirlerini beyan ederken veya çalışmalarını sürdürürken eleştirilerini öne sürme sebebi. Zira eleştirdiği konuyu bilmeyen bir araştırmacının veya akademisyenin yaptığı aslında eleştiri değil, okuduğu eleştirileri ve yorumları ezberlemektır. Örneğın deneysel iktisadı ele alırsak “Zaten ana akım iktisat çoktan çürütüldü, onun varsayımları mantıksızdır” demek ve daha da kötüsü teorik çalışmaları görmezden gelerek sadece deneysel kaynaklara yönelmek bir deneysel iktisatçı için çok büyük bir kayıptır.