KOBİler iç ticarette olduğu kadar ülkemizin dış ticaretinde de etkin bir role sahiptir. TÜİK’in her yıl açıklamakta olduğu “Girişim Özelliklerine Göre Dış Ticaret İstatistikleri”ne göre 2013 yılı itibariyle KOBİlerin toplam ihracat içerisindeki payı %59,2 olurken toplam ithalat içerisindeki payı ise %39,9 düzeyinde gerçekleşti.
2009 yılında 101,4 milyar dolar ihracat, 139,2 milyar dolar ithalat yapan ülkemiz 2013 yılına gelindiğinde ihracat değerini %49 oranında artırarak 151,6 milyar dolara, ithalat değerini ise %81 oranında artırarak 251,4 milyar dolara yükseltmiştir. TÜİK’te girişimler bazında verisi bulunan 2009-2013 döneminde sanayi sektörlerinin toplam ihracat içerisindeki payı ortalama %59 olurken söz konusu dönemde yapılan ihracatın %37’si ise ticaret sektöründe yer alan girişimler tarafından yapılmış. İthalat tarafında da sanayi sektöründe yer alan girişimlerin yoğunluğu göze çarpıyor. 2009-2013 döneminde yapılan ithalatın ortalama %53’ü sanayi sektöründeki girişimler tarafından yapılırken ticaret sektörünün payı ise %32.
Grafik 1: Sanayi ve Ticaret Sektörlerinde Yer Alan Girişimlerin Yıllık İhracat Değerleri
TÜİK’in açıklamış olduğu girişim özelliklerine göre dış ticaret istatistiklerinde dikkat çeken bir başka husus ise girişimlerin dış ticaret içerisindeki yoğunluk oranları (Grafik 2). 2009 yılında toplam ihracatın %17,2’sini, toplam ithalatın ise %22,5’ini gerçekleştiren ilk beş girişim 2013 yılına gelindiğinde, toplam ihracatın %15,9’unu, toplam ithalatın ise %25,7’sini gerçekleştirmiştir.
Grafik 2: 2009-2013 Döneminde Yıllara Göre Girişimlerin Yaptıkları İhracatın Yoğunluk Oranları
Bu oranlar gösteriyor ki, ihracatta tepedeki girişimlerdeki yoğunlaşmanın giderek tabana yayıldığı gözlemlenirken ithalatta ise bu durumun aksine üst sıralarda yer alan girişimlerin daha yüksek değerlerde ithalat yaptıkları görülüyor.
2009-2013 döneminde toplam ihracat içerisinde ortalama %60,3, toplam ithalat içerisinde ise %40,1 paya sahip KOBİlerin toplam istihdam içerisindeki payları da büyüktür. Türkiye’deki 1,6 milyon işletmeden 4497’sinin çalışan sayısı 250’den fazla iken çalışanların yaklaşık %12’si ise bu büyük ölçekli firmalar tarafından istihdam edilirken %88’lik kısmı KOBİler tarafından istihdam ediliyor.
Bu bağlamda, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) içinde bulunduğumuz yılda yayımlanan Türkiye Araştırması’na göre en küçük (çalışan sayısı 1 ila 19 arasında olan) ile en büyük (çalışan sayısı 250’den fazla olan) işletmeler arasındaki verimlilik oranı 4,29’a tekabül etmektedir. Diğer bir deyişle Türkiye’de en büyük işletmeler en küçük işletmelerden 3 kat daha verimli üretim yapmaktadır. Dikkat çeken husus, Meksika’da 2’ye, Polonya’da 2’ye, İngiltere’de 1’e ve Danimarka’da 1’in altına düşmesidir. Yani, ülkemizde en küçük ile en büyük ölçekli işletmeler arasındaki verimlilik farkı 3 kata ulaşırken İngiltere’de bu iki grup arasında verimlilikte herhangi bir fark görülmemekte [2].
KAYNAKÇA
[1] TÜİK, Girişim Özelliklerine Göre Dış Ticaret İstatistikleri, 18.02.2015
[2] Sak, G. (2014), Türkiye’nin Büyük İşletmeleri Dünyadan, KOBİleri Bir Başka Gezegenden, Dünya Gazetesi, 17.11.2014