Mülkiyet Üzerine Hegelci Bir Yorum

para

* Bu pasaj  Aziz Yardımlı’ nın, Hegel’in Tüze Felsefesi’ni temel alarak oluşturduğu Modern Tin Dizgesi ‘nden     alıntılanmıştır. Yazıların tamamı için http://www.ideayayinevi.com/noesis/nesnel_tin_anasayfa.htm adresine  bakabilirsiniz.
” İstenç ilkin evrensel ya da belirlenimsiz istençtir ve böyle olarak kendini belirlemelidir. İstencin ilk belirlenimi Mülkiyettir. Mülkiyetin İstenç ile bir olması Mülkiyetin tanınmamasının Kişinin tanınmaması ile bir olması olgusunun nedenidir. Bir İstenç olarak tanınmamak özgür olarak tanınmamak, İnsan olarak ve insan değeri içinde sayılmamak ya da yok sayılmaktır. Bu düzeye dek, Özgürlük Tanınmaktır.
Mülkiyet İstencin, hiç kuşkusuz özgür İstencin hakkıdır. Bu yüzden Özgürlük bilincinin olmadığı yerde Mülkiyet bilinci de yoktur. Ve Özgür İstenç ancak olmadığı yerde durdurulabilir. Mülkiyetin İstenç-belirlenimi olması onu Özgürlük belirlenimi olarak gösterir. Bu düzeye dek Mülkiyet bilinci ancak Özgürlük bilincinin olduğu yerde bulunur, ve Mülkiyeti olumsuzlamak mantıksal olarak ancak Özgürlük bilincinin daha şimdiden bulunmadığı yerde olanaklıdır (Çarlık Rusyası, Çin vb.).

Mülkiyet kendi başına davranan birşey değildir. Mülkiyette insan davranır. Mülkiyet moral bir kavram değildir, ve Mülkiyete bağlı kötülükler gerçekte insana aittir ve insan duyuncunun gelişmemiş olduğuna tanıklık ederler. Mülkiyet sömürü için kullanılabilir. Ama kullanılmayabilir de. Buna karar verecek olan Duyunçtur.
Yasa yapabilme, mülkiyet edinme, yolculuk edebilme, kalıt bırakabilme, duyunç özgürlüğü — tüm bunlar ve daha başkaları insanların her zaman iye oldukları haklar değildiler. Köle hiçbirşeye iye değildi, Serfin hakları Lordun keyfi istenci altındaydı. Loncalar birer topluluk istenci olarak üyeleri üzerinde egemendiler. İsviçre’de kadınlar 1970’lere dek politik eşitlikten yoksundular ve oy verme hakları yoktu.
İnsan uygarlığa doğru eğitilmelidir. Ama yasakların olduğu yerde eğitim olanaklı değildir. Hiçbir mülkiyetin olmadığı yerde hiçbir hırsızlık olmaz. Ama hırsızlık eğilimi kendinde sürer. Ve baskının kalkmasıyla birlikte özgürlüğün ilk belirişi hırsızlık biçimini alır, çünkü İstenç ve Duyunç eğitilmemiştir.”
Aziz Yardımlı

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bunlar ilginizi çekebilir

UCUZLUK: KÖTÜ ŞÖHRETLİ FİYAT-DEĞER

“İdeologlar teorilerini sürekli olarak gerçeklerle ‘test ettiklerin’ iddia etseler...

SEVGİLİLER GÜNÜ ÜZERİNDEN KÜLTÜR, RASYONALİTE VE TÜKETİM OKUMALARI*

"Biz sevgililer günü gibi kapitalizmin oyunu olan şeylere gelmiyoruz canım ya". Siz gelmiyorsunuz da bakalım başkası geliyor mu, geliyorsa neden geliyor, ne kadar geliyor?

Türkiye’nin Toplumsal Gerçeklerine Ekonomi Sosyolojisi Penceresinden Bakmak – 1

Sosyal bilimlere özgü kavram ve teorileri başka toplumlardan alarak...

Homo Normalis’in* Kategorileri

Kavramlar ve Kategoriler 1. “İçeri” neresidir? “Dışarı” neresi? Bu sorular...